Dinler, V. (2024), “Hukukta Açıklık İlkesinin Aşınması Olarak Geçişli Alanlar ve Siyasal Alanda Yol Açtığı Adaletsizlikler”, Hukuka Felsefesi ve Sosyolojik Bakışlar XI Sempozyumu, 2-4 Ekim, İstanbul.
—BİLİMSEL ETKİNLİK—
Hukuka Felsefesi ve Sosyolojik Bakışlar XI Sempozyumu, HFSA ve İstanbul Barosu, İstanbul Üniversitesi Kongre Kültür Merkezi, Beyazıt 2-4 Ekim 2024 İstanbul.
—ÖZET—
Lon L. Fuller’in hukukun iç ahlakı olarak belirlediği sekiz temel ilkeden “açıklık”, Kral Rex’in hukuk yapmayı başaramaması hikâyesinde yer verdiği dikkat çekici ilkeleri arasındadır. Rex bir yasa koyucu olarak, sekiz temel hata yaparak hukuk sisteminin varlığına dair yurttaşlar nezdinde hukuka sadakat problemine sebep olmuştur. Bu temel hatalardan biri olan kanunların açık olmaması ise, ilk etapta basit görünmekle beraber hukuk biliminin üzerinde az durulan ve literatürde fazlaca yer bulmayan meselelerinden birisini oluşturmaktadır. Fuller’ın Hukukun Ahlakı’nda net olarak anlaşıldığına ilişkin çekincesini belirtiği ve Hart ile görüş ayrılığı yaşadığı bu ilke, hukuk normunun taşıması gereken zorunlu unsurlardan biri kabul edilir. Ancak düşünür bir yanlış anlaşılmanın da altını çizmektedir: İnsanlar otoriteye riayet etmek ile hukuka sadakati çoğunlukla birbirine karıştırmaktadır. Doğal hukukun pozitivist anlayışa karşı getirdiği eleştiriler arasında sayılan bu ilke, normların neyi ifade ettiğinin yazınsal olarak standart bir anlama gelmesi ve anlaşılır olmasıyla sıklıkla ilişkilendirilmektedir; ancak açıklık ilkesi aynı zamanda bir kanunun uygulanacağı olayların net bir şekilde sınırlandırılmasının bir ifadesidir.
Türkiye Cumhuriyeti’nde hukukun uygulanma pratiğine açıklık ilkesi açısından bakıldığında normun uygulanacağı sınırların belirsizliği dikkat çekmektedir. Çalışmada açıklık ilkesi bağlamında incelenecek partili cumhurbaşkanı meselesi ise, önemli bir örnek oluşturmaktadır. 2017 Anayasa değişiklikleri sonrasında parti mensubu olması olanaklı hale gelen cumhurbaşkanının, hangi durumlarda cumhurbaşkanı, hangi durumlarda parti genel başkanı, hangi durumlarda siyasetçi yahut sıradan bir yurttaş olduğu arasındaki çizgi uygulamada tamamen belirsizleşmektedir. Bu çalışmada, bu sorun için “geçişli alanlar” ifadesi kullanılmış ve hangi durumlarda hangi normun uygulanacağının belirsiz olmasının, hukukun açıklık ilkesini aşındırdığı iddia edilmiştir. Cumhurbaşkanı sıfatına sahip kişi hangi rolünü yerine getirirse getirsin, daima “cumhurbaşkanı” olarak nitelendirilmektedir. Bu durum toplumsal alanda büyük adaletsizliklere yol açmaktadır. Diğer siyasal partilerin genel başkanlarına nazaran TRT’de görünme süresinden propaganda yasağının uygulanmamasına, devlet olanaklarının adil kullanılmamasından toplumsal kutuplaşma eleştirilerine kadar pek çok mesele adalet sorununda düğümlenmektedir. Özellikle seçim ve siyasal partiler hukuku uygulamada “geçişken alan”dan kaynaklanan adaletsizliklere sahne olmaktadır. Açıklık ilkesinin aşınmasıyla oluşan geçişken alan, ceza adaletinde de kendini göstermekte cumhurbaşkanı sıfatı taşıyan kişi lehine adaletsiz bir durum yaratmaktadır.
Bu çalışmanın amacı, Fuller’ın açıklık ilkesindeki tezlerinden hareketle günümüzde aşınmayla ortaya çıkan geçişken alanların yarattığı adaletsizliği, hukuki ve siyasi alandan örneklerle ortaya koymak ve bu ilkenin Türk hukukunun iç ahlakına uygun olarak uygulamaya nasıl geçirilebileceğine dair çözüm önerileri sunmaktır.
— ANAHTAR KELİMELER —
hukukun açıklık ilkesi, hukukta geçişken alanlar, siyasal adaletsizlik, cumhurbaşkanına hakaret, cumhurbaşkanının kişisel suçları
Transitional Areas as the Erosion of the Principle of Openness in Law and the Injustices It Causes in the Political Field
Dinler, V. (2024), “Transitional Areas as the Erosion of the Principle of Openness in Law and the Injustices It Causes in the Political Field“, Symposium of Philosophical and Sociological Perspectives on Law XI, October 2-4, İstanbul.
—SCIENTIFIC EVENT—
Symposium of Philosophical and Sociological Perspectives on Law IX, HFSA and Istanbul Bar Association, İstanbul University Congress and Convention Center, Beyazıt, October 2-4, 2024 İstanbul.
—ABSTRACT—
Among the eight basic principles determined by Lon L. Fuller as the internal morality of law, “openness” is among the remarkable principles he included in the story of King Rex’s failure to practice law. As a legislator, Rex made eight basic mistakes and caused the problem of loyalty to the law among the citizens regarding the existence of the legal system. One of these fundamental mistakes, the lack of clarity in the laws, although it seems simple at first, constitutes one of the issues of legal science that is little emphasized and does not find much space in the literature. This principle, which Fuller expresses his reservations about being clearly understood in The Morality of Law and has a disagreement with Hart, is considered one of the mandatory elements that the legal norm must contain. However, the philosopher also underlines a misunderstanding: People often confuse compliance with authority and loyalty to the law. This principle, which is among the criticisms of natural law against the positivist understanding, is often associated with the standard meaning and understandability of what the norms express in literature; But the principle of clarity is also an expression of a clear delimitation of the cases to which a law applies.
When the application practice of law in the Republic of Turkey is examined in terms of the principle of openness, the uncertainty of the boundaries to which the norm will be applied draws attention. The issue of the party-affiliated president, which will be examined in the context of the principle of openness in the study, constitutes an important example. After the 2017 constitutional amendments, it became possible for the president to be a party member, and the line between the situations in which he is the president, the party leader, a politician or an ordinary citizen becomes completely unclear in practice. In this study, the expression “transitional areas” was used for this problem and it was argued that the uncertainty of which norm will be applied in which situations erodes the principle of openness in law. No matter which role the person holding the title of president fulfills, he/she is always referred to as “president”. This situation leads to great injustices in the social sphere. Many issues are tied to the problem of justice, from the length of time he/she appears on TRT compared to the chairmen of other political parties to the non-implementation of the propaganda ban, from the unfair use of state resources to criticisms of social polarization. In particular, election and political party law are the scene of injustices stemming from the “transitive area” in practice. The transitive area that emerged with the erosion of the principle of openness also manifests itself in criminal justice and creates an unfair situation in favor of the person holding the title of president. The purpose of this study is to present the injustice created by the erosion of the transitive areas that emerged with the erosion of Fuller’s theses on the principle of openness, with examples from the legal and political fields, and to offer solution suggestions on how this principle can be put into practice in accordance with the internal ethics of Turkish law.
The aim of this study is to reveal the injustice created by the erosion of the transitional areas that have emerged today, based on Fuller’s theses on the principle of openness, with examples from the legal and political fields, and to offer solutions on how this principle can be put into practice in accordance with the internal ethics of Turkish law.
— KEYWORDS —
principle of openness of law, transitional areas in law, political injustice, insulting the president, personal crimes of the president
— KAYNAKÇA / BIBLIOGRAPHY —
İncele / Look
— ATIFLAR / CITATIONS —
İncele / Look
Henüz atıf yapılmadı