iskeledeki son nefes
matemli bir gün, yaklaşıyor iskeleye bir gemi
balıkçılar ağ atmış; balık avlak yutmuş yemi
yolcular ayağa kalkar, dostuna, yakınına sevinerek
bütün mahlûkat kaçışır, ağa, oltaya direnerek
bir küçük çocuk var, elinde kafes, içinde sakası,
denizdedir hala ekmek parası için balıkçı takası
bir tanıdık yüz, yağmur çisesi altında hafif ürperi ile
sırılsıklam olmuş urbası, yağan yağmur, alın teri ile
küçük çocuk; aşinaya hal hatır, o-bu sorulmuş
balıkçı yorulmaz asla, kovalamadan balıklar yorulmuş
gözden kayboluyor bir kadın, delik pabuç, tahta kafes
fırtına kopacak gibi belki alacakları son nefes…